Izmir’in en mutena semtlerinden Kopru’de geçmiş cocukluklari ve sonra bir gun ucu birden memleketlerinden uçup gitmişler Istanbul’a, cok buyuk isler başarmaya, gokyuzunde yildizlar gibi parlamaya…..
13 Temmuz 1954 yilinda dogmus Minik Serce Sezen, Denizli’nin Saraykoy kasabasinda. Egitmen ve disiplinli bir babanin kizi; hicbirseyden korkmayan bu kucuk afacan kiz bir tek babasindan korkardı. Sezen’in gelecekte unlu bir ses sanatcisi olacagi mahalleli tarafından daha kucuk yaslarinda keşfedilmiş. Akilli mi akilli, merhametli mi merhametli, afacan mi afacan bu kucuk kiz 5 yasindayken tasinmis Kopru’ye. Kendisi 10 yasindayken doğan erkek kardeşini cok seviyor, hatta ona ablasini sevmeyi bile kendisi öğretiyor. Sezen’in çocukluğuna dair kimi zaman güldüren, kimi zamanda gözleri dolduran hos anilari mahallelinin agzindan dinlemek ayri bir keyif veriyor.
1954 yilinda ayni semtte varlikli bir ailenin ikinci erkek cocugu olarak dünyaya gelen Haluk Bilginer de Sezen gibi Kopru’de , Behcet Uz parki’nda geçiriyor cocuklugunu. Sezen’le karsilasmisliklari var. Onlar çekirdek aile olarak değil, anne , baba, ağabey, kiz kardeş, anneanne, ve babaanne olarak kalabalık bir aile ortaminda yasiyorlar. Bu sarisin, anneannesinin gözbebeği, caliskan çocuk hayatinda asla hayvanlara zarar vermemeği, öğretmenin gözünde arkadaş desteği ile kucuk düşmemeyi, yaptigi hatalardan ogrenmis ve bunlari tekrar etmeyeceğine dair kendi kendine yemin etmiştir.
1970 yilinda dünyaya geliyor Meltem Cumbul. Dunyaya geliyor gelmesine ama annesini ve babasini kahreden bir huzun kaplıyor evi o dogdugunda; doğar doğmaz olumle tanisiyor Meltem. Banka muduru babasi, annesi, kendisinden yedi, onuc yas buyuk iki ablasi ve dokuz yas buyuk abisi ile , kalabalık bir aile ortaminda yasiyor Meltem. Tipki Sezen gibi yaramaz mi yaramaz, hareketli mi hareketli. Disiplinli bir annesi var ama daha sonra söylediğine gore en cok Yonca ablasından korkmuş çocukken. Diger kardeşleri ile epey yas farki olduğu için , evin en kucugu olarak cok sevilmiş ve simartilmis. Kucuklugunde hep Sezen Aksu, Seyyal Taner taklitleri yaparak arkadaslarini eğlendiren Meltem’in en buyuk hayali cok unlu bir tiyatrocu olmakti – tipki Haluk Bilginer gibi. Meltem’e gore zaten yasadigi ev bir tiyatro sahnesiydi, annesi yönetmen, babasi yapimci, ablalari hem oyuncu, hem isikci, hem suflör, hem temizlikçi kisacasi hersey, abisi yilda bir kez aileye katildigi için misafir sanatci.
Bu kitap sizi, ozellikle 1960’lar ve 1970’ler de doğan sizleri, anne-babalarinizi o yillara yani çocukluk anilarina götürecek. DVD yerine Videolarin olduğu, cocuklarin sokaklarda toplu olarak oynadigi, arkadasliklarin cok daha farkli oldugu yillara. Hepimizin bugun hayranlıkla dinleyip, izlediği bu unlu yildizlar da bir zamanlar geleceğe dair hayalleri olan, agaclari tırmanan, belki odev yapmaktan cok hoşlanmayan , haylazlık yapan cocuklardi… Tipki sizler gibi, tipki bizler gibi. Cocuklugunu doyasiya yasayan ve yasamakta olan ve hayalleri olan herkesin okumasini şiddetle tavsiye edeceğimiz bu eserin yazi dili de bir o kadar anlasilir ve yalin.
Tesekkurler Hacer Kilcioglu ve Gunisigi Yayinlari
YAZARIN ADI: HACER KILCIOGLU
SAYFA SAYISI: 223 SAYFA
YAYINEVI: GUNISIGI KITAPLIGI